Hayat bazen beklenmedik sürprizlerle doludur. İşte bu sürprizlerden biri de Selin’in (30) yaşadığı travmatik deneyim. Yoğun bir baş ağrısı ve mide bulantısıyla hastaneye giden genç kadın, hayatını tehlikeye sokan ciddi bir hastalıkla karşı karşıya kaldı ve doktorlar, ona yalnızca 48 saatlik bir ömür kaldığını söyledi. Selin’in hikayesi, tıbbın ne kadar sürprizlerle dolu olduğunu gözler önüne sererken, sağlığımızı ciddiye almanın önemini bir kez daha hatırlatıyor.
Selin, birkaç gün süren şiddetli baş ağrıları ve mide bulantıları ile mücadele ettikten sonra, dayanılmaz bir hale gelen semptomları yüzünden hastaneye gitmeye karar verdi. İlk başta bu belirtilerin sıradan bir migren ya da virüs kaynaklı bir rahatsızlık olduğunu düşünen Selin, hastaneye gitmekte gecikti. Ancak acil serviste yapılan muayene ve tetkikler, korkunç bir gerçeği ortaya çıkardı: Selin’in durumu çok daha ciddiydi. Doktorlar, baş ağrısını bir tümör ve mide bulantısını da bu tümörün sebep olduğu basınçla ilişkilendirdiler.
Tomografi ve MR sonuçlarının ardından hekimler, Selin’e bir tümörün baskı yaptığını ve acil olarak müdahale edilmesi gerektiğini belirttiler. Genç kadın, ne olduğunu anlamakta zorluk çekti. Geçirdiği bu ani değişim, Selin ve ailesini derinden sarstı. “Hayatımda böyle bir şey olacağını hiç düşünmemiştim,” diyen Selin, “sadece birkaç gün önce her şey yolundaydı, şimdi ise hayati bir karar verme aşamasındayım.” diyerek duygularını ifade etti.
Selin’in ailesi ve arkadaşları, onun yanında olmak için hastaneye akın etti. Herkes, Selin’in en kısa sürede tedavi altına alınmasını bekliyordu. Özellikle Selin’in annesi, kızının yaşadığı durumu dayanılmaz bir acıyla karşıladı. Doktorlar, tümörün büyüklüğü ve yerine göre acil ameliyat gerekip gerekmediğine karar vermek için Selin’i detaylı bir şekilde incelemeye aldılar. Bu dönem, Selin ve ailesi için bir bekleyiş ve umutsuzluk süreci haline geldi. “48 saat içinde hayatımı kaybedebilirim,” diyerek gözyaşlarına boğulan genç kadın, tüm bu zorluklara göğüs germek zorunda kaldı. Kendisine en yakın olan insanların desteğiyle zorlu bir süreçte elini taşın altına koymak zorunda kaldı.
Ameliyat günü geldiğinde, Selin’in kalbinde hem korku hem de yaşamaya dair bir umut vardı. Doktorlar, çıkarılan tümörün benign (iyi huylu) olduğunu ve tedavi edilmesiyle durumu düzeltileceğini belirttiler. Selin, ameliyat masasına girmeden önce kendisini motive etmek için “hayatta kalacağım” mantra’sını tekrarladı. Ameliyat saati geldiğinde ise hem ailesi hem de doktorları onun yanındaydılar. Ameliyat sırasında yaşanan gelişmeler, tüm ailenin zihninde endişe dolu anlar yaşatmasına sebep oldu. Ancak Selin’in ameliyatı başarıyla sonuçlandı ve genç kadın kendine geldiğinde ailesi onun yanında olmayı başardı.
Tedavi süreci boyunca doktorlar, Selin’in yaşadığı süreci ve rehabilitasyon sürecini dikkatle izlemeye devam etti. Selin, şu an yavaş yavaş fiziğine ve psikolojisine kavuşmaya çalışırken, yaşadığı bu olayla birlikte hayatının kıymetini daha iyi anladığını ifade ediyor. Ailesi, arkadaşları ve doktorları tarafından desteklenen Selin, tedavi sürecini bir dayanışma örneği olarak görüyor. “Hayatta kalmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız,” diyen Selin, yaşadığı travmayı bir güç kaynağı olarak görerek sağlıklı günlere adım atmayı bekliyor.
Selin’in hikayesi, hayatta neyin gerçekten önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Sağlık, sevdiklerimizle geçirdiğimiz zaman ve anlarını değerli kılmak çoğu zaman unuttuğumuz bir gerçek. Doktorlarının takibi altında süren bu süreç, birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Sağlık sorunları bazen beklentilerimizin ötesinde gelişebilirken, mücadelenin ve umudun ne denli önemli olduğunu hatırlatmak için Selin’in hikayesi, bir örnek teşkil ediyor. Hayat, her ne kadar zorlayıcı görünse de bir gün bile yaşanacak ve paylaşılacak çok şey olduğunu gerçeğini unutmamamız gerektiğini vurguluyor.
Sonuç olarak Selin, sağlığına kavuşmak için çaba gösterirken, yaşadığı zorluğun getirdiği dersleri de birlikte taşıyor. Hayatta kalmanın verdiği mutluluğu ve sağlığın kıymetini bir daha asla unutmamak için ondan ilham alabiliriz. Kendinizi iyi hissetmek için, sağlığınızı ciddiye alın ve belirtilerinizi göz ardı etmeyin! Unutmayın, her bir gün yeni bir fırsat ve yaşam, her anında kıymetini bilmeyi gerektirir.